Kendimi tekrar ediyorum, farkındayım. Önceki kompozisyonlarımın biraz daha iyi, tekrar çekilmiş versiyonları. Ama ne yapayım, bu figürleri gerçekten seviyorum!
Bu ay, makro ve genişaçı mercekleri aldım. Bu aparatlar birer objektif değil de, objektifin önüne takılan mercekler. Birlikte satılıyorlar, ürünün ismi "FOTGA Dijital High Definition 0.45X Super Wide Angle Lens with Macro". Memnun kaldım.
Bu filtreyi çok sevmedim. Veya şöyle diyeyim: "Henüz dişe dokunur bir resim çekmeyi beceremedim." Görülebilir spektrumun kızıl sınırı 750 nm'dir; 720 nm'lik filtrem, görülebilir o 30 nm'lik aralığı da içerecek şekilde ışığın geçmesine izin veriyor. Filtreyi beğenmememin nedeni, filtreyle çekilmiş fotoğraflarda, nesneler arasında gerçeküstü bir tonlama farkını yakalayamamış olmam. Bitkilerin bembeyaz, gökyüzünün de kapkara görünmesini dilemiştim. Hoş, elin adamı bu filtreyle manyak güzel resim çekebiliyor, demek benim henüz denemediğim bir şey var. Neutral density filtresini de deneyeceğim, infraredle birlikte.
Bu arada, şu yukarıdaki üç fotoğrafı elde etmek için RAW dosyasının beyazlık ayarıyla oynamam gerekti. Normalde çektiğiniz resim, sağdaki gibi kırmızı-turuncu görünüyor. Temperature'ı en düşüğe getirip tint değerleriyle oynadığımda fotoğrafları daha renkli hale getirebildim.
Ve Photoshop'ta Adjustments/Levels'tan otomatik ayarları seçmek de harika sonuçlar getirebiliyor.
Bu köpeciği çekmek için çok ilginç bir teknik uygulamadım. Gittiğim "Son Pazar: Kahramanların Ziyafeti" etkinliğinde rastladığım bir köpek. RAW'ın vibrance'ini yüksek tuttum.