Bugün sevdiğim bir dizi olan Leverage hakkında konuşmak istiyorum.
Ablam bir gün Ankara'dayken "Leverage diye bir dizinin ilk bölümünü izledim, zekice yazılmış bir dizi, sen belki seversin" diyerek bu diziyi önerdi. Beraber izledik ve gerçekten de çok sevdim. Sonra dizinin geri kalan bölümlerini de izledik.
“Sometimes, bad guys make the best good guys.”
Konusu şu: Nathan Ford isimli dahi bir adam ("mastermind" diyeyim), suçlulardan oluşan bir ekibi yöneterek, zor durumda kalmış insanlara yardım ediyor. Genellikle çok güçlü bir insan/şirket bu yardıma ihtiyacı olan insanlara kötülük yapmış oluyor, Leverage ekibi de bu kötülük yapanlardan intikam alıyor. Ekip; yakın dövüş uzmanı ("hitter" diye geçiyor), hacker, hırsız ve dolandırıcıdan oluşuyor.
Dizi 5 sezondan oluşuyor ama her bölümün kendi hikayesi var. Denemek için ilk bölümünü/bölümlerini izlemenizi bu yüzden tavsiye edebilirim, her ne kadar ana olaylar ve karakterler dizi boyunca zamanla gelişse de sadece ilk bölümünü izleseniz bile keyif alabileceğiniz bir dizi. İlk bölümde bu ekibin nasıl birbiriyle tanıştığı anlatılıyor, heyecanlı bir bölüm.
IMDb'de türü "Suç, gizem, gerilim" olarak geçse de dizinin güçlü bir mizahi bir yanı da var. Bu konuda çok spoiler vermek istemiyorum.
Her karakterin güçlü ve zayıf olduğu yanları var. Mesela ekibin hırsızı Parker çok yetenekli bir hırsız ama normal bir insan olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor. Dövüş uzmanı Eliot inanılmaz iyi bir dövüşçü ama teknolojiden hiç anlamıyor.
Şimdi dizinin yapımcıları Leverage 2.0 üzerinde çalışıyor, umarım o da güzel olur.
Benim için neden kıymetli? Çünkü izlerken keyif aldım, karakterlerini çok sevdim. Bir dahinin bir ekibi yönettiği zekice bir diziyi yazmak zor bir iş, senaristleri ayrıca tebrik etmek gerekiyor.