Bu yazıda özellikle iş
başvurusunda bulunan Unity'cilere açık kaynak kodlu portfolyo veya test
case hazırlamakla ilgili tavsiyelerimi vereceğim.
* GitHub'dan
indirilen bir projenin syntax hatası falan olmadan derlenebilmesi gerek.
Size çok bariz bir tavsiye gibi gözükebilir ama projenin çalışabilmesi
için benim syntax hatalarını kendim düzeltmem gerektiği başvurular
olmuştu. Projenizin derlenemeyen bir halini halka açık bir yere
commit'li bırakmamanızı öneririm, zira bu kötü bir izlenim bırakıyor
bence.
* .max, .blend gibi, Unity projenizde çalışabilmesi için
özel programlar gerektiren dosya formatlarını kullanmaktan kaçının. .fbx
iyidir.
* Library gibi klasörlerin ne GitHub'da, ne de sizin
test case olarak yolladığınız .zip'in içinde olması gerek. Library çok
fazla yer kaplıyor, bu klasörün içeriğinin kodu okuyan kişinin
bilgisayarında yaratılması lazım. Eğer projeniz Library klasörüne
ihtiyaç duyuyorsa bir şeyi yanlış yapmışsınız demektir. Git için
araştırmanız gereken kelime "gitignore".
* Eğer projeyi mail'le
yollayacaksanız .rar veya .7z gibi standard dışı formatlardan
kaçınmanızı tavsiye ederim. Zira kodu inceleyecek kişinin bilgisayarında
o dosyayı açacak program bulunmayabilir. .zip iyidir.
*
Değişken, fonksiyon vesaire isimlerinin sadece İngilizce olmasını
öneririm. Belki yorumların da İngilizce olması gerekebilir ama bu konuda
net bir fikrim yok.
* Portfolyo kavramıyla ilgili genel fikrim
az sayıda kaliteli projenin, çok sayıda eksik/hatalı projeden çok daha
iyi gözüktüğü. Bazen Az > Çok.
* Halka açık veya bir firmaya gönderdiğiniz projede Asset Store'da parayla satılan bir asset'in olması bence kötü gözüküyor. (Bu yasal değil zaten)
Saturday, December 10, 2022
Unity portfolyosu hazırlarken dikkat edilmesi gerekenler
Sunday, December 4, 2022
Wednesday dizisi hakkındaki görüşlerim
Wednesday Addams benim kendime yakın gördüğüm ve sevdiğim bir karakter. 23 Kasım'da Netflix'te gösterime girmiş olan bu diziyi kesinlikle izlemem gerekiyordu, bugün bitirdim ve düşüncelerimi yazacağım (dizi eleştirmeni falan değilim elbette, kişisel görüşlerim olacak).
Başta başroldeki Jenna Ortega'nınki olmak üzere dizinin oyunculuğu mükemmel olmuş. Özellikle Goo Goo Muck eşliğindeki dans çok iyi bir performans, internet dünyası da benim gibi düşünüyor olmalı ki bu aralar Facebook'ta dolaşırken gördüğüm her 7 gönderiden birisi falan bu dans sahnesi. Wednesday'in oda arkadaşı Enid'i canlandıran Emma Myers'ı ileride The Sandman'de Delirium'u canlandırırken görmeyi çok isterim. 1991 ve 1993 yıllarındaki filmlerde Wednesday'i canlandıran Christina Ricci'yi bu dizide görmek de sevindiriciydi.
Dizinin senaryosunu sürükleyici ve eğlenceli buldum. Her bölüm bittiğinde kendimi bir sonraki bölümde neler olacağını merak ederken buldum. Wednesday gibi bir karakterin diyaloglarını hakkını vererek yazmak zor bir iş, bunu başarmışlar.
Diziyi izlemeden önceki beklentim dizinin filmlerdeki gibi çoğunlukla komedi odaklı olmasıydı. Dizide gerilim/korku öğeleri de barınıyor, her ne kadar beni rahatsız etmemiş (hatta hoşuma gitmiş) olsa da bu açıdan diziyi filmleri sevmiş herkese tavsiye edemem.
Antagonist yaratığın CGI'ını sevemedim. Tim Burton o karakterin özellikle mi o şekilde olmasını istemiş, anlayamadım, ama o yaratık ikna edici gözükmüyordu, CGI'lı başka karakterlerin aksine.
Wednesday'in bilinen karakterinin dışına çıkması eleştirilmiş, mesela Enid'le arkadaş haline gelmesi ve bir karakterle aralarında romantizmin başlaması. Bunları ben karakter gelişimi olarak görüyorum, bir de bu şeyler zaten Addams Family Values'ta da yok muydu?
Sonuç olarak, Wednesday dizisini çok beğendim ve ikinci sezoununu merakla bekliyorum.