Monday, July 5, 2010

"X seni özleyecek!"

Kabusta Kaybolmak'ın "Ruhlarımızı Kurtar" versiyonu kaynak kodlarını yedeklediğim CD'yi buldum! Uzun süredir ilk kez geçmişte yaptığım bir şey için kendimi takdir ettim; bu da iki yıl önce, önceden yaptığım her şeyi ortadan kaldırmak gibi gerizekalıca bir harekette bulunmadan önce zihnimin uzaktaki bir köşesine sinmiş olan mantığımın KK: RK'ı yedekleyip hatırlamayacağım bir yere koyması oldu.

Bu yaz çıkacak bir 2010 versiyonu ile oyuna Linux ve tam Türkçe karakter desteği eklemekle kalmayıp müziklerini de telif sorunu yaşamayacağım parçalarla değiştirme imkanım olacak. Her ne kadar şu ana kadar oyunun özellikle dergilerde filan yayınlanmasında sorun çıkmamış olsa da IndieDB gibi sitelere oyunumun kaydını yaptırmada ve ileride Reverie River'ı duyuracağım zaman referans olarak KK'ı vermekte tereddüt edecektim.

Epey uğraşmam gerekecek ama olsun.




Bu sağdaki de geçenlerde Photoshop'ta kendi fotoğrafımı referans alıp sıkıntıdan çizdiğim, benle pek alakası kalmayan bir resimimsi. Ağzı istediğim gibi olmadığı için tamamen sildim.




Bu da başarısız bir HDR denemesi. Başarısız olmasının nedeni hem bu görünen resmin gözümle gördüğüm konu kadar güzel olmaması (HDR'ı kullanmamın amaçlarından biri buydu), hem de resmi bu hale getirebilmek için bile epey fotomanipülasyon uygulamam gerekmiş olması.


Gerçek fotoğraflardan iki tanesi de bu yukarıdakiler. Pff, keşke iyi bir kameram olsaydı.

---

Geçen haftalarda bir kitapevinde bu beyaz aslan figürünü gördüm. Tam fotoğraf çekmelikti. Emektar mavi kupamla beraber güzel görünüyor.




----

Geçen gün, uzun bir süredir donuk olan Facebook hesabıma girdim (belki Sir Aenas geçen haftasonu çektiği fotoğrafları Facebook'a koymuştur diye), sonra hesabımı yeniden dondurdum. "Hesabınızı dondurmak istediğinize emin misiniz?" ekranına yeni bir şey eklemişler (ya da ben fark etmemişim), birlikte fotoğraf çektirdiğiniz rastgele birkaç arkadaşınız ve o fotoğrafınız "X seni özleyecek" diye çıkıyor. Sadece eklememiş olmamak için eklediğim, gıcık olduğum, beni pek özlemeyecek bir sürü insan, nefret ettiğim lise fotoğraflarım filan karşıma çıktı.


Bir de solda gördüğünüz fotoğraf çıkınca gülmekten yarıldım (hemen not düşeyim: bahsi geçen Onur ve fotoğraftaki Aslı benim gıcık olduğum birileri değil kesinlikle. O fotoğrafta ben yokum, ama duvardaki "Ahmet" yazısına kendimi etiketlemiştim, bu etiketin daha komik bir espriyi doğuracağını tahmin edemeyerek).


 Sonra hesabımı yeniden kullanmaya karar verdim (hesabım yalama oldu ama neyse). Kendimi insanlardan neden bu kadar çok soyutladığımı sorgulamaya başladım.

3 comments:

Roselyn said...

Ben de facebook a login olmaya fırsat bulduğumda onaylayacağım =)

Ahmet Kamil Keleş said...

^^

Aslı "TILSIM" Palabıyık said...

Çizdiğin resim cidden benziyo sana, uygun bir ağız çizersen güzel olacak.

Facebook'unu açman gerçekten iyi oldu, Facebook gereksiz ıvırlarla dolu olabilir ama akıllıca kullanıldığında çok faydalı bir site.