Sunday, October 11, 2009

Here comes the pun, doo doo doo doo; Mogan revisited

Geçen gün yine bir "1 saat içinde AGS oyunu yapma" yarışmasına katıldım. Yaptığım oyunu burada yayınlamayacağım, çünkü aşırı dandik (Study Hard bence One Hour Comp için fena değildi, dandikliğine rağmen, ama bu haftaki gerçekten dandik. Komik olan, bu haftaki temaya benim dışında sadece bir kişi daha katıldı ve onun yayınladığı şey o kadar basit ve konuyla alakasız ki bu haftanın kazananı ben olacağım). Ama o oyun için çizdiğim resim fena olmadı. Kedinin ellerinden pek memnun değilim, bu çalışmayı belki sonra geliştiririm.

----

Order of the Stick'in birkaç gün önce yayınlanan bu bölümü çok hoşuma gitti. İğrenç espri sanatının güzel örneklerini görüyoruz (evet, iğrenç espri yapmak bir sanattır).

----




Bir hafta önce Aslı'ya "Lüsid rüyaları epey ileri bir seviyeye getirmişsin, gördüğün rüyanın bilinçaltından gelen bir yansıma olduğunun farkına rüyanın içinde varıp onu yorumlamaya çalıştığına göre.. :P" demiştim. Geçen gece aynı durumu ben yaşadım, hem de daha ileri bir seviyede: Aslı'nın o hafta gördüğünü söylediği rüyanın bir kısmının neredeyse aynısını (hepsi değil, sadece bir tanesi düştü) gördüm ve rüyamın içinde düşündüğüm şey de tam olarak "Aslı'nın rüyasının aynısını görüyorum, bu rüya şu anlama geliyordu!"ydu. Ona geçen hafta "Ben rüyalara bilinçaltımıza ışık tuttukları için değer veriyorum , hatta rüyanın o kısmını görmen senin çocukken okuduğun o rüya tabirinin sonucu bile olabilir" demiştim, sanırım bu rüyamı görmemde geçen haftaki konuşmanın etkisi vardı, zira rüyamın ikinci teması da onun rüyasıyla aynıydı.

--


Biraz önce sınıf arkadaşlarımla yaptığımız piknikten geldim. Geçenki piknikte gittiğimiz aynı yere, Mogan Gölü'ne gittik. Geçen piknik kadar eğlenceli değildi (bu pikniğe gelmesini istediğim iki arkadaşım vardı, bizi çok neşelendiriyorlardı, onların yokluğunu hissettik) (bi de okusalar "Şimdi bize şebek mi demek istiyorsun?" esprisini yaparlardı, eheh), geçen piknikten dönerken gülmekten karnımız ağrımıştı (bir de piknik tamamlandığına göre "Geçen sefer gülerek döndük, bu sefer ağlayarak dönmeyiz inşallah" esprisini yapabilirim) . Ahah, yok, piknik güzeldi yine de.




Cilt doktoruna gitmeye üşenmesem fena olmayacak gibi.


Grafikleri de güzeldi, çektiğim ekran görüntülerini buraya upload ettim. (dA için bence fazla basittiler, ama yayınlamayı isteyeceğim kadar güzeller). Bir de Emre'yle dolaşırken çok güzel bir ateş sprite'ı gördük, etkileyici bir görsele sahipti. Ama o sırada yanımda fotoğraf makinem olmadığı için resmini çekemedim.

No comments: