Friday, August 23, 2019

Kadın cinayetini haklı gören mallar

Emine Bulut cinayeti tam anlamıyla kan dondurucu. Videoyu izlemedim, izlemeyeceğim, çünkü okuduklarımla yeteri kadar kanım dondu.


Kan dondurucu başka bir şey daha var, bugün onu düşünmekten eve gelirken tansiyonum düştü: Emine Bulut cinayetini haklı gören zihniyet. Bir kadınla evlendiği, sevgili olduğu, belki de kadına karşılıksız bir şekilde saplantı duyduğu (buna "aşk" demeyeceğim) için erkeğin kadına sahip olduğunu düşünen zihniyet. Bu zihniyete göre kadın bir mülktür, kadını (ve belki de çocuklarını) ne kadar istismar ederse etsin kadının onu terk etmeye ve yeni bir hayat kurmaya hakkı yoktur. Hödükler!

"Adam her şeyini kaybetmiş, mahkeme kararıyla uzaklaştırma almış, böyle bir şey yapması haklı" diyen ünlü bir dallama var. Düşünmüyor ki kadın, çocuklu dul bir insan olmak çok keyifli ve hayatı kolaylaştıran bir şey olduğu için dul kalmayı tercih etmedi. Düşünmüyor ki adam acaba neden uzaklaştırma mahkeme kararı almış, acaba kadına zarar verdiği için olabilir mi? Aaa ama tabii, evlenmişler ya, adamın kadına zarar vermeye, kâbus gibi bir evlilik sunmaya hakkı var, çünkü erkeğin eşini mutlu etmek gibi bir görevi yok.


Sosyal medya çok değişik bir varlık. Toplumda ne kadar çürüklük var, hepsi bilgisayarımızda, telefonumuzda gözüküyor. Konuyla ilgili gördüğüm her hödüklük ayrı ayrı sinirimi zıplattı.

Bunun düzeleceğine karşı umudum yok. Belki birkaç yüz yıl sonra, daha erken değil. Daha orman yangınının kötü bir şey olduğunu bile bu sığırlara anlatamıyoruz.

No comments: